Amsterdam ölmeden önce mutlaka en az 1 kere gitmeniz gereken yerlerden. Zaten ya bayılacak ya da nefret edeceksiniz :)
 |
| Gel de bu şehri sevme |
Amsterdam, diyince akla hep özgürlükleri gelir ama Amsterdam özgürlükleri dışında mimarisiyle, kanallarıyla, bisikletleri, genç nüfusuyla hareketli yaşayan bir şehir. Çılgın bir şehir. Ama bunun dışında hop otobüse atlayıp maksimum 1 saate ineklere kırsala sakinliğe de kavuşabilirsiniz. Noord Holland bölgesinde kafa dinleyebilir sakinlikten bunaldığınız zaman da Amsterdam'a gidip eğlenebilirsiniz.Bu kısım benim çok hoşuma gitti itiraf etmeliyim.
 |
| Şuraya beni bıraksalar ya |
Purmerend Amsterdam'a araçla 20 dakika uzaklıkta bulunan şirin bir yer. Biz arkadaşlarımız sayesinde gördük. Gidince burada evim olsa istediğim zaman Amsterdam'a giderim onun dışında da burada kafa dinlerim diye hayaller kurdum. Bunda evin önündeki jakuzi ve kanalla cennetten bir parçaymış gibi durmasının da büyük etkisi var.
 |
| Evin önü. Bahsettiğim gibi cennetten bir parça değil mi sanki? |
Ulaşım
Atatürk Havalimanı'ndan Amsterdam uçuş süresi 3.5 saat. Havalimanı şehre yakın oldğu için maksimum yarım saat sonra Amsterdam Centraal Station'dasınız. Burası şehrin merkez istasyonu.Otobüs, tren, tramvay hepsinin sıfır noktası. Şehir dışına çıkmak istediğinizde, şehirde bolca kullanacaksınız.
 |
| Amsterdam Centraal Station |
Günlük bilet almak tek kullanımlık biletlerden daha mantıklı ve otobüs, tramvay, metro istediğiniz araca binerken kullanabiliyorsunuz.
Yalnız şöyle bir şey var. Noord Holland bölgesine götüren otobüslere farklı bir bilet ile binebiliyorsunuz. Volendam'a gitmek istediğinizde veya Edam'a o bilet geçmiyor. 10 euro'ya Centraal Station'dan bilet almalı ve buradan kalkan otobüslere binmelisiniz.
Bunun dışında her Avrupa şehrinde olduğu gibi burada da biletlerimizi otobüs tramvay metro neye binersek binelim okutmayı unutmuyoruz.
Eğer tüm müzelere girecek tüm atraksiyonları yapacaksanız sizin için şehir kartı almak daha mantıklı olacaktır. Detaylı bilgi için aşağıdaki linke tık tık.
https://www.iamsterdam.com/en/i-am/i-amsterdam-city-card
Konaklama
Amsterdam konaklama açısından oldukça zengin seçenekler sunan bir şehir. Her bütçe ve ihtiyaca uygun kalacak yer bulmak mümkün. Kanal kenarındaki Amsterdam evlerinde,otellerde, bütçenize göre hostellerde, hatta merak ediyorsanız kanaldaki teknelerde de kalabilirsiniz.
Biz şehir merkezine 15 dakika uzaklıkta bulunan Ramada Apollo Amsterdam Centre' de kaldık. Otelin hemen bahçesinin yanında park ve hayvanların olduğu hayvanat bahçesi kıvamında bir yer vardı. Ayrıca otelin hemen önünden tramvay geçiyor. Kahvaltısı da şahane. E daha ne olsun?Biz memnun ayrıldık. Otel arayışında olanlara tavsiye edebilirim.
 |
| Ramadoş |
 |
| helfirihğğğss? |
Amsterdam'a gittiğimizde durağın adını yüzde 1 milyon unutacağımı bildiğim için çekmiştim. Genelde dillerini anlayamadığımız her ülkede yapıyoruz bunu.
Amsterdam'a Ne Zaman Gidilir?
Bence bu şehrin, yazı kışı her mevsimi ayrı güzel olur. Her mevsim gidilebilir. Zaten dengesiz bir havası var. Yazın bütün turistik aktivitelerde her ülkede olduğu gibi burada da kalabalık, sıra mevcut o yüzden tatilinizi bunu göz önünde tutarak planlamanızı tavsiye ederim.
Biz yazın gitmiştik ve bir gün önce ortalık yanarken bir gün sonra hem üşüdük, hem yağmur yedik. Ardından bir ara hava tekrar açtı. Allah'tan yanımızda giyecek bir şey vardı. Siz hangi mevsim giderseniz gidin mutlaka yanınızda bir şeyler götürün.İnsan 1 günde 3 mevsimi yaşayınca güvensizleşiyor.
Amsterdam'da Ne Yapılır?
- Kanal turu yapabilirsiniz. Centraal Station çevresinden kanal turu tekneleri kalkıyor. Bazı firmalar, audio guide veriyorlar ve Türkçe dil seçeneği de mevcut olabiliyor. Biraz gezinirseniz, Türkçe seçenekli olanı bulabilirsiniz.Bizim kanal turu yaptığımız firmada sesli rehber olmasına rağmen bir sıkıntı vardı kullanamadık. Ve en önemlisi yaz aylarında gidiyorsanız üstü açık olan botlara binin! Tur 1 saat sürüyor ve ne kadar da açıklıklar olsa da insanın uykusu geliyor.Tur boyunca gözlerimi açık tutmaya çabaladım.İnince oh dedim. Bu gerçekten çok önemli güzel güzel etrafı izlemek varken gözlerinizin kapanacak duruma gelmesi hiç de eğlenceli ve hoş olmuyor.
 |
| o yeşil tişörtlü abi boşuna silmiyor yüzünü içerisi hamam! |
Bu arada kanallardaki botların konaklama seçenekleri dışında girip gezebileceğiniz House Boat Museum'ları da var. Eğer böyle bir merakınız varsa girip gezebilirsiniz. Yalnızca temmuz ağustos aylarında açık.Kanal turu yaparken mutlaka göreceksiniz.
- Amsterdam'ın en kalabalık ve en önemli meydanı olan Dam Meydanı'ndan gezintinize başlayabilir, buradaki ara sokaklardaki ilginç mağazalara girip alışveriş yapabilirsiniz.
Ayrıca bu meydanda bulunan;
* Madam Tussaud balmumu heykel müzesine girebilirsiniz.
* Belediye Binası olarak yapılan, halen bazı törenlerde kullanılan Kraliyet Sarayı'nı (Koninklijk Paleis) gezebilirsiniz.
* Bu sarayın yanında bulunan De Nieuwe Kerk yani Yeni Kilise'ye girebilirsiniz.
 |
| Kraliyet Sarayı ve Yeni Kilise |
* Alışveriş yapmak için De Bijenkorf'a girebilirsiniz.
 |
* 2. Dünya Savaşı'ndaki kurbanların anısına yapılan Ulusal Anıt'ı bu meydanda görebilirsiniz.
 |
| Ulusal Anıt |
- Anne Frank Huis'e gidebilirsiniz. Burası 2. Dünya Savaşı sırasında Nazilerden saklanan Anne Frank ve ailesinin 2 yıl boyunca saklandıkları evin müzeye dönüştürülmüş hali. İhbar üzerine yakalanıp toplama kampına gönderilen ailenin yaşadıkları Anne Frank'in saklandıkları süre zarfında tuttuğu günlükle ortaya çıkmıştır.
- NEMO bilim müzesine gidebilirsiniz. Ben gidemedim, içimde kaldı çok da merak ediyordum. Uzaktan görmekle yetindim ama bir dahaki gidişimde mutlaka gideceğim. İnteraktif bir müze ve içerideki pek çok şeyi deneyimleyebiliyorsunuz.
 |
| NEMO bilim merkezi |
- Vondelpark'a gidip güzelce çimlere yayılıp keyif yapabilir, tüm bölgeyi gezebilirsiniz. Adından anlaşılacağı üzere burası kocaman bir şehir parkı türlü türlü ağaçları yeşillikleri gölleri olan.Burada sakiniğin tadını çıkarın, yürüyüş yapın, bisiklete binin park içindeki kafede bir şeyler için, kafanıza göre takılın ama mutlaka buraya birkaç saatinizi ayırın.
 |
| Çok sakin ve huzurlu durmuyor mu? |
- Museumplein (Müze Meydanı); Rijksmuseum (rayks), Van Gogh Müzesi, Stedelijk Müzesi ve meşhur I amsterdam yazısı bu meydanda yer alıyor. Yine bu meydanda konserler, festivaller olabiliyor. Şehrin önemli meydanlarından diyebiliriz. Bu meydandaki müzelerden mutlaka Rijksmuseum ve Van Gogh Müzesi'ne girmelisniz. Benim için en önemlisi tabii ki Van Gogh'du maalesef sıradan giremedim, bu da bir dahaki gidişime kaldı.
 |
| Müze Meydanı'na giriş |
 |
| Rijksmuseum |
 |
| Amsterdamlandık |
 |
| Van Gogh Müzesi dememe gerek yok sanırım |
- Red Light District (Kırmızı Fener Sokağı), meraklıları konuyu biliyorlar :) Meydana yakın bir konumda olan bu sokağa gezerken isteseniz de istemeseniz de bir şekilde çıkıyorsunuz. En azından görmedim dememek için geçebilirsiniz. Çoğu insan da sizin gibi meraktan geçiyor zaten. Bakın, görün, gülün, geçin gidin. Kadınların fotoğrafını çekmeyin, yasakmış.
 |
| İçeride müşteri varsa o tepedeki ışıklar yanıyor ve perde kapanıyor. |
- Heineken Experience' ye gidebilirsiniz. Burası Heineken Bira Fabrikası ve içeride biranın yapılışını izleyebiliyor, biranın üretilirken geçtiği aşamaları görebiliyorsunuz. Bunun gibi bir sürü oyunlar, değişik konseptli odalar ve Heineken'in yıllar içinde geçirdiği değişimi gösteren odalar mevcut.Sonunda isterseniz üstünüze adınızı veya herhangi bir şeyi yazdırarak kendi biranızı satın alabiliyorsunuz. Gerçekten çok eğlenceli vakit geçirdik. Birayı sevmeyen ben Heineken'e bayıldığımı da belirtmeden geçemeyeceğim.
 |
| Heineken Bira Fabrikası |
 |
| İlk aşama |
Burasıyla ilgili en sevdiğim şey sanırım, sinema salonundaki biranın bize ulaşana kadar ki geçirdiği yolu gösteren ve hatta yaşatan kısımdı. Şişe gibi sallandık, ateşlere atıldık hatta üstümüze su attılar. Tek kelimeyle harikaydı! Mutlaka gidin çok eğlenceli zaman nasıl geçiyor anlamıyorsunuz.
 |
| Pelin attı gol olamadı maalesef |
 |
| Bugünün anısına üstünde adımız yazan şişelerimizi aldık tabii ki. |
- Amsterdam'ın meşhur yel değirmenlerini görmek için Zaanse Schans' a gidebilirsiniz.
- Lale diyarı olan bu memlekette çiçek pazarlarını gezebilirsiniz.
Amsterdam'da Ne Yenir, Ne İçilir?
Arjantin Steak çok meşhurmuş diye duyduk ve tabii ki yedik. Arjantin Steak mutlaka yemelisiniz diyemem, bildiğin et yani ama boğazınızdan yemeğimsi bir şeyler geçmiş olur en azından.
Patates kızartmaları gerçekten güzel. Bol bol yiyeceksiniz zaten. Aç gözlülük yapıp obelix boy almayın patatesi. İmkansız yenmiyor.
 |
| Fotoğraftakinden de büyük. Yüzümdeki ifade "açgözlülük mü yaptım acaba?" |
Tabii ki waffle yiyebilirsiniz.
Son olarak içtikten sonra bana dua edeceğinizi düşündüğüm şu alttaki fotoğraftaki içeceği mutlaka için. İçmeden dönmeyin. Hayrına bir şişe de bana getirin. Albert Heijn marketlerde satılıyor. Unutmayım başka yerlerde de alırım diye fotoğrafını çektim, şu ana kadar hiçbir yerde rast gelemedim. Beğenirseniz stok yapın:(
Amsterdam'dan Ne Alınır?
 |
| Şu peynirlerin günahı neydi ki böyle şeyler yaptınız? Abinin damat tıraşı iyi olmamış :D |
Peynir, bolca alıp getirebilirsiniz. Gouda peynirinin her çeşidinden, bolca stok yapabilirsiniz. Dolapta hiçbir şey olmuyor. İmkanınız varsa peyniri Volendam'daki pazardan almanızı tavsiye ederim. Gerçekten daha lezzetli ve kg hesabı alabilirsiniz.
Süt getirilmez oradan sanırım, ama en azından bir kutu alıp için derim ben. Geldikten sonra aklıma geldi benim bir bardak süt içemedik o kadar inekleri gördük methini duyduk diye bayağı içerledim.
Hollanda'lıların geleneksel tahta ayakkabılarından alabilirsiniz. Bunların ufakları süs eşyası şeklinde olanları her yerde mevcut, mutlaka görürsünüz.
Şehrin içinde gezerken göreceğiniz dükkanlardan ilginç hediyeler, magnetler, alabilirsiniz.
